Philip Stevens: Dostu Olmayan Rusya Putin’in Kibirinin Kurbanı

Rusya hakkındaki beylik hikâyelerden biri, ülkenin 1990’larda bir kaosa sürüklenmesinin ardından yeniden güç kazandığı şeklinde.

Philip Stevens: Dostu Olmayan Rusya Putin’in Kibirinin Kurbanı
26 Ağustos 2009 Çarşamba 15:38

Rusya hakkındaki beylik hikâyelerden biri, ülkenin 1990’larda bir kaosa sürüklenmesinin ardından yeniden güç kazandığı şeklinde. Petrol, doğalgaz ve otokrasi ülkenin yeniden dünya gücü olarak yükselmesini sağladı. İyice abartılmış bazı yorumlarsa, Çin’in yanı sıra Moskova’nın da Batı liberalizmine meydan okuyan, bütünüyle yeni bir model oluşturduğunu ileri sürüyor.

Oysa Rusya konusunda bana en çarpıcı gelen şey, ülkenin tecrit edilmişliği. Moskova, tüm yeniden yükselen fosil yakıtlara dayalı gelirleri ve posası çıkmış da olsa kayda değer ölçüdeki askeri gücüne rağmen, temelde dostu olmayan bir ülke.

Komşusu olan eski Sovyet cumhuriyetlerinin birçoğu bugünkü rejimin yanında kalmayı seçmenin akıllıca olacağını düşünüyor. Rusya’nın geçen yıl Gürcistan’ı işgali, Voltaire’in ünlü sözleriyle, “pour encourager les autres” (diğerlerini özendirmeye) yaradı. Sovyet döneminden kalma nüfuz alanının ötesinde ise Moskova’nın dümen suyundan gitmeyi avantaj olarak gören, Venezuela Başkanı Hugo Chavez gibi kendine buyruk olanlar yer alıyor.

Geçen gün Vladimir Putin’in artık bir ağustos ritüeli haline gelmiş olan piyasaya çıkışıyla birlikte, bu tecrit meselesi yeniden aklıma geldi. Rusya Başbakanı, yarı beline kadar soyunmuş halde bir atın üstünde, kamera karşısında daha önceden çalışılmış bir şekilde maço görüntüsüyle poz veriyordu. Böylece Ruslara yönelik, ülkenin direksiyonunda güçlü bir adamın olduğu konusunda güven tazelenirken, dünyaya ise Putin’e bulaşmaması gerektiği anımsatılmıştı.

Her neyse, bu sadece bir varsayım. Bence bu aşırı kendini beğenmiş pozlar, aslında daha çok bir zayıflık göstergesi. Orta yaşta bir adamın dünyaya hâlâ fiziğinin düzgün olduğunu gösterme ihtiyacı hissetmesi üzücü. Rus Başbakanı kendisine spor bir araba alsaydı, çok daha iyi yapmış olurdu. Daha ciddi olmak gerekirse, Putin’in vücudunu sergilemeyi zorunlu hissetmesi, ne yazık ki Rusya’nın kendisiyle ilgili bir metaforu akla getiriyor: Büyük, ancak giderek zayıflayan bu güç, kaslarını göstererek geçmişin görkeminin anısını canlı tutacağını sanarak, aslında kendi kendini kandırıyor.

Bu, niye bir yanılsama mı? Sonuç olarak ABD’nin eşsiz bir ekonomik ve askeri güç teşkil ettiği söylenebilir. George W. Bush bir zamanlar güç olmanın yegâne mesele olduğunu düşünüyordu. ABD, 11 Eylül 2001 saldırılarının ardından, dost veya düşman olsun ayırt etmeden herkese karşı kafa tutulmasına karar verdi. Ancak dünyanın yegâne süper gücü bile, oldukça hızlı bir şekilde korku üzerine kurulu bir dış politikanın sınırlarını gördü. Askeri üstünlük tek başına yeterli değil. Bush, gücün yanı sıra meşruiyetin de gerekli olduğunu çok geç öğrendi. Amerikan karşıtlığı, rakip bir güç olarak yükseldi.

Barack Obama yönetimi, siyaset bilimcilerinin “normatif” güç diye tanımladıkları şeyi anlamış gibi görünüyor. Ülkeler ancak diğer ülkelerin onları örnek almak istediği zaman güçlü olabiliyor. Bu, bazıları için, ABD’nin demokratik değerlerini takdir, bazıları içinse Amerika’nın kültürel ve ekonomik dinamizmine heveslenmek anlamına gelebilir.

Pekin’e giderseniz, yüksek düzey Çinli siyasetçilerin ABD’nin üniversite eğitimi ve teknolojik yenilikler bakımından ekonomik kapasitesinden saygıyla bahsettiklerini görürsünüz. Oysa Pekin, Moskova’dan öğrenebileceği çok az şey olduğunu düşünüyor.

Çin, komşusu Rusya’yı düşmekte olan bir güç olarak görüyor. Petrol ve doğalgaz fiyatlarındaki artış ve Putin’in milliyetçiliği sayesinde geçici bir süre yeniden canlansa da ülke, petrol paralarını saçıp savuruyor ve tüm göstergeler orta ve uzun vadede bir düşüşe işaret ediyor.

Moskova er ya da geç gücünün sınırlarını keşfedecektir. Putin pek takmıyor olabilir. Ancak böyle sürdürdüğü sürece, Rusya’nın gücünün Putin’in fiziği gibi eriyeceği neredeyse kesin. Biden’in sözleriyle belirtmek gerekirse, bir imparatorluğu yitirmek zor, ancak ilelebet geçmişe takılıp kalamazsınız.


İlgili Galeriler
Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.