Zakaev: “Gürcistan Kafkasya’nın Merkezinde Yer Aldığı İçin Birleşik Kafkasya’nın Başkentinin Gürcistan Olması Ve Bu Yapıya Liderlik Etmesi Gerektiğine İnanıyorum."

Ahmed Zakaev

Ahmed Zakaev



24 Nisan 2009, 09:36

"Abhazya ve G.Osetya olarak adlandırılan bölgelerin bağımsızlıklarının tanınması aslında Gürcüstan topraklarının ilhak edilmesinden başka bir şey değildir. Abhazya şimdi Rusya’dan bağımsız olmanın yollarını aramalı. Bildiğimiz gibi, G.Osetya Rusya’nın bir parçası olacağı gerçeğini gizlemiyor, bağımsızlık için hiç bir planları yok."

"Gürcüstan Kafkasya’nın merkezinde yer aldığı için Birleşik Kafkasya’nın başkentinin Gürcüstan olması ve bu yapıya liderlik etmesi gerektiğine inanıyorum. Ama ne yazık ki Gürcüstan sürekli kendi iç sorunları içerisinde boğuştuğu için Kafkasya’da liderliği ciddiye alınmıyor."

 

Pirweli.Com (www.pirweli.com) sitesinin muhabiri Levan Çitanava’nın Çeçen Cumhuriyeti İçkerya Hükümeti Bakanlar Kurulu Başkanı Ahmed Zakaev ile yaptığı röportajı sizlerle paylaşıyoruz.

Levan Çitanava: Gürcüstan Patriği II. İlia 15 Mart 2009 Pazar günü vaazında Kafkasya’da barışın sağlanması ve düşüncel bir birlikteliğin kurulması amaçlı bir insiyatiften bahsetti. Patrik bu fikri ABD Dışişleri Müsteşar Yardımcısı Matthew Bryza ile yaptığı görüşmeden sonra açıkladı. Aslında bu görüş yeni değil, ancak ilk kez böylesine mühim bir seviyeden dile getirildi. Avrupa’nın değişik ülkelerinde yaşayan diaspora sakinlerin Patrik’e mektuplar göndererek bu çağrıdan duydukları memnuniyeti dile getirdiler. Bu çağrı konusundaki tutumunuz nedir?

Ahmed Zakaev: Benim şahsi kanaatim, bizim bu tip bir girişime ihtiyacımız olmadığı yönünde. Çünkü, Kafkasya’da yaşayan halklar tüm dinsel ve ulussal farklılıklarına rağmen düşüncel açıdan bir birlik içerisindeler zaten. Rus kolonisi haline getirilerek ayrıştırılan bu insanları birleştirmek için çaba sarfetmeliyiz. Kafkasya’da karşılaşılan tüm problemler emperyal Rusya’nın “parçala ve yönet” politikasının bir sonucudur. Eğer Rusya sömürgeci politikalarından vazgeçerse açıkçası özgür bir Kafkasya mümkün, ancak bunun için uluslararası toplumunda Rusya’yı kolonizasyona son vermesi için zorlaması gerekiyor. Avrupa’da bugünün gerçekliklerini biliyorum ve malesef Avrupa bu konuda Rusya ile görüşmeye hazır değil. Bu nedenle Patrik II.İlia ile Matthew Brayza’nın çağrısı hakkındaki iyimser düşüncene katılmıyorum. Şunu çok iyi anlamalısınız ki mevcut durumu ancak biz kendimiz değiştirebiliriz. Rusya tarafından provoke edilen tüm konuların çözümü için içinde Dağlık Karabağ, Güney Osetya, Abhazya, Çeçenya, Dağıstan, İnguşetya ve diğer Kuzey Kafkas Cumhuriyetleri’nin dahil olduğu ortak bir karar mekanizması oluşturmak gerekli. Mevcut problemleri çözmek imkansız değil, önemli olan sadece problemleri çözmek için çağrıda bulunmak değil, bu fikrin gerçekleştirilebilmesi amacıyla bu konuda çalışma yürütecek mekanizmaların ve yapıların kurulması şart.

Levan Çitanava: Bu açıklamalarınız temelinde Kafkasya’daki gerçek işbirliğini nasıl görüyorsunuz?

Ahmed Zakaev: Elbette böyle bir şans var, bugün bu konuda görüşmeler yapılıyor. Hatırlarsanız Cohar Dudaev ile Zviad Gamsahurdia bu yönde kesin ve tutarlı çalışmalar yürütüyorlardı, ancak bugün Gürcüstan bu konuda yeterince tutarlı değil. Gürcüstan Kafkasya’nın merkezinde yer aldığı için Birleşik Kafkasya’nın başkentinin Gürcüstan olması ve bu yapıya liderlik etmesi gerektiğine inanıyorum. Ama ne yazık ki Gürcüstan sürekli kendi iç sorunları içerisinde boğuştuğu için Kafkasya’da liderliği ciddiye alınmıyor.

Levan Çitanava: Pek çok kaynağa göre Moskova destekli Çeçen lider Ramzan Kadirov ile telefon görüşmeleri yapıyorsunuz ve Çeçenya’ya geri dönmeniz konusunda da anlaşmaya vardınız. Eğer telefon görüşmesi yapıyorsanız bu iddialarda gerçeklik payı var mı?

Ahmed Zakaev: Çeçen Cumhuriyeti İçkerya Hükümeti Rus-Çeçen ihtilafını ve Çeçenizasyonun neden olduğu felaketi sonlandırmak için her türlü girişimde bulunmayı ilke edinmiştir.

Levan Çitanava: Çeçenya’ya döneceğiniz iddiaları ne kadar ciddi peki?

Ahmed Zakaev: Bu konuda Çeçen yönetiminin konumu değişmemiştir. Çeçenya’daki mevcut durum savaşın sona ermediğini gösteriyor. Benim görevim İçkerya’daki çatışmalara karşı durmak ve soruna siyasi bir çözüm bulmak. Benim geri dönüşüm ancak Rus-Çeçen savaşına siyasi bir çözüm bulunduğunda mümkün olacaktır ve bu durum Ramzan Kadirov ile ilintili değildir. Kişisel olarak Rusya ile bir sorunum yok, Rusya tüm Çeçen halkı için bir sorundur. Tüm bu problemler çözüldüğü zaman benim ve Avrupa’da Çeçen halkının haklarını savunan kişilerin geri dönüşü mümkün olacaktır.

Levan Çitanava: Kremlin kısa bir süre içerisinde Çeçenya’daki anti-terörizm operasyonlarının sona ereceğini, çünkü Çeçenya’daki neredeyse tüm isyancıların yok edildiğini savunuyor. Sizin Çeçenya’daki mevcut duruma ilişkin bilgileriniz ne yönde?

Ahmed Zakaev: Evet, Rusya Federasyonu Devlet Başkanı’nın Çeçenya’daki operasyonlara son vermek için bir kararname hazırlığı içerisinde olduğunu ben de biliyorum. Bu kararla birlikte Rusya vatandaşları artık, Rus gizli servisinin sonbahar 1999′da olduğu gibi uyurken evlerini bombalamayacağı; 2002′de Dubrovka Tiyatrosu’ndaki anti-terörizm operasyonunda olduğu gibi gaza maruz kalmayacakları ve çocuklarına 2004 yılında Beslan okulundaki gibi tanklar ve patlayıcı maddelerle saldırı yapılmayacağı yönünde umutlanabilirler. Bu bağlamda terörizm operasyonlarına son verilmesi kararını tamamen destekliyorum. Ancak Rusya Federasyonu Devlet Başkanı’ nın da kabul edeceği gibi bir savaşa tek taraflı kararınızla başlayabilirsiniz, ancak başladığınız savaşı buna benzer şekilde tek taraflı olarak son veremezsiniz. Bu bağlamda İçkerya güçlerinin savunduğu fikirler ve konumları değişmemiştir, Rus-Çeçen savaşı kuvvet kullanarak çözüme kavuşturulamaz. Çeçenya’ da ve Kuzey Kafkasya’ da kalıcı barışın sağlanabilmesi için, 12 Mayıs 1997′ de Aslan Mashadov ve Boris Yeltsin tarafından imzalanan “Çeçenya ve Rusya Arasındaki İlişkilerin Prensipleri ve Barış Anlaşması” nın siyasi bir çözüm olarak uygulanması gerekmektedir. Bu yönde bir karar alınıp alınmamasını önemsemeden bu vesile ile, anti-terörizm operasyonları kurbanlarının tüm yakınlarına başsağlığı dileklerimi sunuyorum, ve ayrıca onbinlerce yüzbinlerce sivilin ölümünden sorumlu olan savaş suçlularının uluslararası hukuk kuralları ve prensiplerine uygun şekilde yargılanıp cezalandırılmadıkça savaşın sona ermeyeceğini bir kez daha dikkatinize sunarak sizlere hatırlatıyorum.

Levan ÇitanavaPeki sizin kaynaklarınıza göre Çeçenya’daki yer altı kuvvetlerinin durumu nasıl örneğin Umarov liderliğindeki grup?

Ahmed Zakaev: Dokka Umarov “Kafkas Emirliği” yaratma fikri hakkında konuşan gizli güçlerin lideri. Bu projeyle ilgili olarak görüşlerimi ve endişelerimi bir yıl önce açıklamıştım. Sözde anti-terörizm operasyonlarının Çeçenya’da başarıya ulaştığı yönündeki iddialara rağmen, Çeçen güçlerin sayısında bir azalma olmadı. Size şu anda Çeçenya’daki güçlerin tam sayısını söyleyemem ama Çeçen savaşçıların sayısı yüz kat kadar arttı.

Levan Çitanava: Günden güne Dağıstan ve İnguşetya’daki gerilim tırmanıyor. Sizin bilgilerinize göre bu cumhuriyetlerde neler oluyor ve bu durum Kremlin için tehdit oluşturuyor mu?

Ahmed Zakaev: Rusya bu bölgedeki siyasi sorunları güç kullanarak çözdü. Bu cumhuriyetler kendi yöneticilerini seçemiyor ve kendi ulusal yaşamlarını sürdüremiyorlar. Sömürgeci gücün klasik görünümü Rusya’da işlerin nasıl yürüdüğünü tüm dünya devletleri biliyor. Ukrayna, Ermenistan, Gürcüstan ve Baltık ülkelerinin Rusya’nın boyunduruğundan kurtulmasından sonra sömürgecilik Kuzey Kafkas ülkelerinde yoğunlaştı. Bu uluslar şimdi meşru haklarını istiyorlar. Rus Bolşevik rejimi bu insanlara ne self-determinasyon (kendi kaderlerini tayin) haklarını verdi ne de haklarını savunma imkanı sağladı. Yaşanan süreç doğal olarak bu ülkeleri Rusya için kontrol edilemez hale getirdi. Rusya bu ülkelere gereken değeri vermez ve haklarını iade etmezken, bu zor süreçte orada üstün gelen kontrol dışına çıkmak oldu. Bu ülkelerde devam eden süreçler Rusya için baş edilemez bir özellik taşıyor. Orada oluşan zor durum, Rusya onların kendi haklarına saygı gösterinceye kadar kesinlikle kontrolden çıkacak. Kendi dinlerini ve dilleri tercih etme haklarına sahip olmaları gerekiyordu ama mevcut rejimde bunları söylemek çok zor. Bu yüzden, bu cumhuriyetlerin bugünkü hükümetleri ne yapıyorsa, geleceklerine zarar veriyorlar.

Levan Çitanava: Ağustos 2008′de Rusya’nın Gürcüstan’a karşı yürüttüğü savaş ve G.Osetya ile Abhazya’nın sözde bağımsızlığının Rusya tarafından tek taraflı olarak tanınması hakkındaki değerlendirmeleriniz nelerdir?

Ahmed Zakaev: Abhazya ve G.Osetya olarak adlandırılan bölgelerin bağımsızlıklarının tanınması aslında Gürcüstan topraklarının ilhak edilmesinden başka bir şey değildir. Abhazya şimdi Rusya’dan bağımsız olmanın yollarını aramalı. Bildiğimiz gibi, G.Osetya Rusya’nın bir parçası olacağı gerçeğini gizlemiyor, bağımsızlık için hiç bir planları yok. Bu yönüyle bakıldığında Abhazya ile G.Osetya arasında bir ayrım yapmak gerekmektedir. 1996’da Şevardnadze’nin görevlendirmesi ile Vladislav Ardzynba ile görüştüm. Eğer Gürcüstan yöneticileri daha esnek siyasi adımlar atabilselerdi bu sorunun çözülmüş olacağına kesinlikle inanıyorum. Abhazya ve Gürcüstan’ın yakınlaşması için de Rusya’nın müdahaleleri engellenebilirdi. Biz her zaman Gürcüstan’ın toprak bütünlüğünü tanıdık ve kabul ettik. Zviad Gamsahurdia Gürcüstan Devlet Başkanı iken 1993 yılında Gürcüstan Çeçen Cumhuriyeti İçkerya’nın bağımsızlığını tanıdı ve İçkerya ile diplomatik ilişkiler başlattı. Fakat sonraki Gürcüstan yöneticileri kararlarında ve tutumlarında tutarlı davranamadılar. Bizim Cumhuriyetimizin egemenliğini ve toprak bütünlüğümüzü tanımadılar. Gürcüstan yetkililerinin bu tutumuna rağmen, biz Gürcüstan’ın toprak bütünlüğünü ve egemenliğini tanıyoruz.

Levan Çitanava: Rusya Kafkasya üzerindeki politikalarını sertleştiriyor. Kremlin ile nasıl anlaşılabilir? Moskova’nın diğer ülkelerin egemenliklerine ve toprak bütünlüklerine saygı duymasını sağlamak için neler yapılmalıdır?

Ahmed Zakaev: Bağımsız bir devlet gibi davranmalı: Uluslararası hukuka saygılı, Avrupa Konseyi’nin bir üyesi ve Viyena Konvansiyonu’nun bir imzacısı olarak uluslararası ödevlere tamamen uymalı. Bana göre, Rusya’nın kendi amaçları için kullanabileceği fırsatları onlara tanımamalıyız. Gürcüstan, Rusya’nın Gürcüstan topraklarında gizlenen Çeçenlerin olduğu iddialarına güvenmemeli ve Rusya’ya operasyon yapmasına izin vermemelidir. Bu konu Gürcüstan’ın egemenliği konusuyla ilişkilidir. Viyena Konvansiyonu’nun 7 numaralı protolokü insan haklarının korunmasını öngörüyor. Gürcüstan, Avrupa’nın bir parçası ve bu protokolün bir imzacısı olduğunu unutmamalıdır. Gürcüstan ve yetkilileri bu konvansiyonu ve anlaşmanın esaslarını Gürcüstan’daki 30 Çeçen mülteciyi Rusya’ya teslim ederek ihlal etti, bu Çeçenleri ölüme attı. Bu durum Gürcüstan’ın bağımsızlık ve egemenliğinin içeriden ihlal edilmesiydi. Gürcüstan yetkilileri Rus-Çeçen savaşında yanlış bir tavır sergilemektedir. I.Rus-Çeçen Savaşı’nda hem Rusya destekli Eduard Şevardnadze yönetimindeki Gürcüstan hem de Rusya, Rusya’nın toprak bütünlüğünü korumak için güç kullanmak zorunda kaldığını açıkladı. Ama Gürcüstan yöneticileri bu yaptıklarının bir hata olduğunu düşünemediler. Gürcüstan’ın destekçileri ve müttefikleri, Gürcüstan-Osetya ve Gürcüstan-Abhazya çatışmalarında Rusya’ya verdiği öğütlerin benzerlerini Rus-Çeçen savaşında sergilemediler. Bence Gürcüstan ve batılı müttefikleri mümkün olduğunca en kısa sürede Çeçen direnişinin Rusya’yla nasıl anlaşacağını görmek istiyor. Rusya’nın kendi toprak bütünlüğünü kurduktan sonra Gürcüstan’ın toprak bütünlüğüne karışmayacağı beklentisi affedilemez bir hataydı! Ve Rusya’nın Gürcüstan’a yönelik silahlı saldırısı bu hatalar listesinin bir sonucuydu. Putin, G.Osetya ve Abhazya’nın bağımsızlıklarını tanısa dahi ne Gürcüstan yönetiminin ne de müttefiklerinin Çeçenya konusundaki tavırlarının değişmeyeceğinden emindi. İşte bu yüzden Rusya, Abhazya ve G.Osetya’nın bağımsızlıklarını tanıdı. Putin bu düşüncesinde haklı çıktı ve gerçekten hiç bir şey olmadı. Mevcut Gürcüstan hükümeti önümüzdeki on yıl içinde işgal altındaki topraklarını kaybedecek olmasına rağmen Çeçen sorununu göz önünde tutmadı. Gürcüstan, Kafkasya’nın önde gelen ülkelerinden birisi ve uluslararası hukukun bir öznesi olarak Rus-Çeçen çatışmasını çözüme kavuşturmak için pek çok şey yapabilirdi. Malesef bu yönde bir çabaları yok, bildiğim kadarıyla da hiç bir şeyi kaybetmiyor ya da gitmiyor gibi göstermesine rağmen herşey açık ve karanlık oyunların oynanmasına gerek yok. Rusya kartını açtı ve Gürcüstan’a, Gürcüstan yönetimine tavrını açık bir şekilde ortaya koydu.

Levan Çitanava: Gürcüstan, Sohumi’de kontrolü tamamen Abhazlara kaybettiği zaman, yanan Sohumi arka planına doğru Lezginka yapan Çeçen savaşçılar vardı. Benzer bir sahne Tshinvali düştüğü zaman da görüldü. Sizce Çeçenler niçin Gürcüstan’ a karşı böyle sert mücadele ediyorlar?

Ahmed Zakaev: Evet, Abhazya’da bir kaç düzine Çeçen gönüllü vardı ama unutulmaması gereken Gürcüstan’a karşı savaşanların Çeçenler değil Rus ordusu ve onun hava kuvvetleri olması. Ağustos 2008′de Rusların yanında savaşanlar aynı zamanda Çeçenlere karşı da savaşıyorlar. Gürcüstan bu konuda Çeçenya’yı suçlayamaz, bu insanların Çeçence konuşuyor olmaları onların Çeçen olduğunu anlamına gelmez. Onlar görevlerini yerine getirerek propoganda için savaştılar… Eğer hatırlarsanız, Yamadayev orada değildi, G.Osetya’ya getirildi ve kameraların önünde poz vererek birliğiyle birlikte orada savaştığını söyledi. Daha sonradan o bunu itiraf etmiş, Ruslarla bile ayrılığa düşmüştü. Bir şeyi sürekli hatırlamalıyız, Rusya’nın Kafkasya’yı yönetme politikası “parçalamak ve yönetmek” prensibi üzerine kurulu. Bizler kendimiz ve Kafkas halklarının geleceği için sorumluluklarımızın farkında olmalıyız. Kararlarımızı verirken bağımsız olmalıyız, ne Rusya’ya ne de diğer devletlere bağlı kalmamalıyız.

Levan Çitanava: Yamadayev’den söz ettiniz… Yamadayev kardeşler hakkında ne söyleyebilirsiniz? Çeçen halkı için ne ifade ediyorlar?

Ahmed Zakaev: Ben de onları herkes kadar tanıyorum. İşgalciler tarafından yönlendirilen sıradan insanlar. Dubai’de ne olduğunu bilmiyorum, açıkçası ilgilenmiyorum da. Ancak şunu söyleyebilirim, Rusya her zaman kullandığı kişileri işi bitince ortadan kaldırmıştır. Bu konuda pek çok örnek var. 1930′lu yıllardaki baskı dönemlerinde Ruslar önce kendileri için Kafkasya’da çalışanları öldürdü. Bu bugün de böyle.

Levan Çitanava: Kafkasya’nın geleceğini nasıl görüyorsunuz?

Ahmed Zakaev: Tahmin için erken olduğunu düşünüyorum. Eğer Gürcüstan gerçekten bağımsız bir devlet olursa, bu Kafkasya’nın geleceğinin önkoşulu olacak. Kafkasya Rusya’ya, Gürcüstan Rusya’ya bağlandıktan sonra teslim oldu. Gürcüstan’ın Rusya boyunduruğundan kurtulması çok önemli bir olay. İnanıyorum ki, Gürcüstan egemen ve bağımsız bir devlet olacak.

Levan Çitanava: Fakat şu dönem Gürcüstan için oldukça karmaşık, bir yanda işgal altındaki topraklarına %20′lik bir alanı daha dahil oldu, Rusya provokasyonlarını sürdürüyor ve bu arka planda Gürcüstan muhalefeti yönetimi istifaya davet ediyor…

Ahmed Zakaev: Bugünün muhalifleri dün Gürcüstan’da yönetimde olan insanlar. Eğer ideallari varsa bunu mevcut hükümet ile güç birliği yaparak bu durumdan çıkış yollarını aramalılar. Aksi takdirde Gürcüstan, uluslararası toplumun nezdinde yeniden Kafkasların muz devleti olarak anılmaya başlayacak. Bugün Gürcüstan’da olanları sadece Gürcüler değil, tüm dünya takip ediyor, muhalefeti sorunları masada çözmeye davet ediyor. Bence Gürcüstan’ın geleceğini güvence altına almasının yolu ulusal birlik ve beraberliğinden geçiyor. Gürcüstan bağımsız bir devlet olmalı. Yaşananların ardında Rusya’nın parmağı var. Medvedev bugün Gürcü halkının bir numaralı düşmanı, bu yüzden Gürcü halkı son derece dikkatli davranmalı.

------------------------
Chveneburi.Net'in Notu: Pirweli.Com (www.pirweli.com) sitesinin muhabiri Levan Çitanava’nın Çeçen Cumhuriyeti İçkerya Hükümeti Bakanlar Kurulu Başkanı Ahmed Zakaev ile yaptığı röportaj önce Apsny.Ge (www.apsny.ge) tercüme ederek sitesine eklemiş. Daha sonra bu röportajı Waynakh.Com (www.waynakh.com) Apsny.Ge (www.apsny.ge) sitesinden Türkçe'ye çevirerek sitesine asmış. Eklemiş olduğumuz bu röportaj Waynakh.Com (www.waynakh.com) sitesinin tercümesi olup buradan alınmıştır.

Yorum Ekle
İsim
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.